1. İstanbul Su Forumu Düzenlendi

''İstanbul 1. Su Forumu'', Çevre ve Orman Bakanlığı, Dünya Su Konseyi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, DSİ ve İSKİ tarafından Sütlüce Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenendi. Forumu açılışında konuşma yapan Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''İstanbul 1. Su Forumu''nun, ''5. Dünya Su Forumu''na hazırlık yapmak maksadıyla düzenlendiğini söyledi.

16-22 Mart 2009 tarihleri arasında, su konusunda dünyanın en büyük organizasyonu olan ''5. Dünya Su Forumu''nun gerçekleştirileceğini hatırlatan Eroğlu, ''Türkiye olarak böyle bir foruma ev sahipliği yapmaktan gurur duyuyoruz. Elimizden geldiğince bu forumun gerçekleşmesi için gayret ediyoruz. Bu forum 'milat' olacak diye söz verdik'' diye konuştu.

Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İstanbul'da bu 5. formun yapılması çok önemli. İstanbul'u bilindiği gibi dünyanın 'incisi' diye tarif ediyoruz. İstanbul deyince akla su geliyor. Çünkü dünyada pek çok şehir, nehir etrafında kurulmuş. İstanbul'da nehir yok, ama etrafında denizler var. Dolayısıyla İstanbul'da nehir olmaması dolayısıyla İstanbul su sıkıntısı çekmiştir. Osmanlılar döneminde 1453'te Fatih şehri fetih ettiğinde İstanbul'un su meselesine el attı. Su kemerlerini tamir ettirerek İstanbul'a kısa zamanda su getirdi.''

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, kendisini İSKİ Genel Müdürlüğü görevine getirdiğini hatırlatan Eroğlu, ''O zamanlar İstanbul'da su yoktu, para da yoktu. İstanbul'un nüfusu 7 milyondu. O gün üzerimdeki yükün ağırlığının tahmin edilmesi mümkün değil'' dedi.

''Bir hükümetin vatandaşlarına yeterli miktarda kaliteli suyu vermesi, en önemli vazifelerinden birisidir. Biz de bu anlayışla bütün dereleri İstanbul'a akıttık'' diyen Eroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

''İstanbul'un nüfusu şu an 14 milyon, hiçbir su problemi yoktur. Barajlarda yeteri kadar su var. Su çok önemli. Hastalıkların büyük bir kısmı sudan kaynaklanıyor. Su olmazsa hayatta olmuyor. Bu yüzden 5. Dünya Su Forumu çok önemlidir. İstanbul'da yapılması da faydalı olacaktır. Bu foruma bütün ülkelerin katılmasını temin için fakir ülkelere 1000 kişilik kontenjan ayırdık. Forum, dünyanın dört bir yanından gelen siyasiler, uygulayıcılar, akademisyenler ve bütün su camiasının bağlantılar kurması için müstesna bir fırsat olacaktır.''

Bakan Eroğlu, küresel iklim değişikliğinin birçok ülkeyi etkilediğini, azalan su kaynaklarının bütün dünyanın ortak meselesi olduğunu belirtti.

Bu sorunun çözülmesi için konunun masaya yatırılması gerektiğini kaydeden Eroğlu, şöyle konuştu:

''Su güvenliğinin temini için devlet yöneticileri ve mali idarecilerin somut çözüm arayışlarını arttırması gerekmektedir. Su meselesini siyasi çözümlere yönelik tepe noktaya taşımak istiyoruz. Cumhurbaşkanımız tarafından 23 ülkenin devlet başkanı foruma davet edilmiştir. 185 ülkenin başbakanı ve ilgili bakanlar davet edilmiştir. İlk defa devlet başkanları ve bakanlar zirvesi İstanbul'da yapılacaktır. Suyu barış elçisi olarak ortaya koymak istiyoruz. Suyu hakça, adilce paylaşmak ve bütün insanlığın hizmetine sunmak bizim gayemizdir.''

Eroğlu, ''5. Dünya Su Forumu''nda 120 oturumun gerçekleştirileceğini, bölgesel hazırlık süreci çerçevesinde yurt içinde ve yurt dışında 22 adet yerel ve uluslararası toplantı düzenleneceğini, İstanbul'un binlerce yıllık su mirasını paylaşmak için katılımcıları beklediğini sözlerine ekledi.

Forumun açılışında konuşan Dünya Su Forumu Elçisi Prof. Dr. Klaus Töpfer, su varlığıyla alakalı rakamlara bakıldığında, suyun miktarı konusunda birçok sıkıntı olduğunu, suyun miktarının gelecekte yetmeyeceğinin düşünüldüğünü söyledi.

Dünya nüfusunun arttığına işaret eden Töpfer, 70 yıl önce 2,7 milyar olan dünya nüfusunun bugün 6.7 milyara ulaştığına dikkati çekti.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Selamet de suyun hayatın kaynağı olduğunu, insan yaşamının devam edebilmesinin ve medeniyetlerin gelişebilmesinin suya bağlı bulunduğunu ifade etti.

Irak Su Kaynakları Bakanı Abdul Latif J. Rashid de bugün dünyanın karşı karşıya olduğu sorunlardan en önemlisinin ''su'' olduğunu vurguladı.

Kosova Çevre ve Alan Planlama Bakanı Mahir Yağcılar da suyun, her birey için önemli olduğu kadar devletler için de önemli olduğuna işaret etti.

Makedonya Çevre ve Fiziksel Planlama Bakanı Dr. Nexhati Jakupi de ''5. Dünya Su Forumu'' öncesinde gerçekleştirilen forumun maksadının , ''su politikalarıyla alakalı tavsiyelerin ortaya konması, çözüm bulunabilmesi, uzmanlar ve politikacılar arasında işbirliğinin sağlanması olduğunu'' belirtti.

Katar Çevre Bakanı Abdullah Bin Mübarek Bin Aboud Al Madadi de su konusunun gelecek için önemli olduğunu, Katar için deniz suyunun tuzluluğu ve atık su gibi konuların son derece önemli olduğunu kaydetti.

KKTC Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Mustafa Gökmen de, Kıbrıs coğrafyasının geçen yıl, son 60 yılın en kurak dönemini geçirdiğini söyledi.

Gökmen, şöyle devam etti:

''Her alanda olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin bu makus talihimizi yeneceğimize yürekten inanıyorum. Türkiye'de su profesörü olarak bilinen 'Veysel Eroğlu'nun kafasındaki hayali proje' dediğimiz, Türkiye'nin Toroslarının karlı sularının KKTC coğrafyasına akıtılması planı, dünyanın en prestijli projesi olacak. İnanıyorum ki, 2012 yılı sonunda KKTC yurttaşlarının yıllarca çekmiş olduğu susuzluk son bulacak.''

Arnavutluk Çevre Orman ve Su Yönetimi Bakan Yardımcısı Aleksander Garuli de suyun Arnavutluk'ta da tüm gerekli sektörler açısından hayati kabul edildiğini söyledi.

Tacikistan Toprak İşleri ve Su Kaynakları Bakan Yardımcısı Anvar Zoirov da, dünyada su kullanımının ve su kaynaklarının öneminin günden güne arttığına değindi.

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, , Sütlüce Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen ''İstanbul 1. Su Forumu''nun ardından basın mensuplarının, sorularını cevaplandırdı.

''İstanbul 1. Su Forumu''nun ilk kez yapıldığını, bundan böyle üç yılda bir gerçekleştirileceğini belirten Eroğlu, ''Dünya su forumları da üç yılda bir yapılıyor. İstiyoruz ki, dünya su forumlarından bir yıl önce bu forumu İstanbul'da, bu salonda gerçekleştirelim. Bu yıl yapılacak olan dünya su forumuna hazırlıklı olarak gidelim diye, böyle bir kanaate vardık'' diye konuştu.

Dünya Su Formlarının sırasıyla Fas, Hollanda, Japonya ve Meksika'da gerçekleştirildiğini hatırlatan Eroğlu, 16-22 Mart tarihleri arasında da ''5. Dünya Su Forumu''nun İstanbul'da Sütlüce Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapılacağını hatırlattı.

Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu, bu etkinlikler dolayısıyla Haliç'in adeta İstanbul'un ikinci kültür vadisi olacağını ifade ederek, su forumu kapsamında Haliç'in karşısındaki Feshane'yi de kullanacaklarını anlattı.

Basın mensuplarına, Türkiye genelinde su konusunda yürütülen çalışmalar ve projeler hakkında bilgi veren Eroğlu, İzmir'in büyüyen bir şehir olduğunu, İzmir'in su problemini kökünden çözmek maksadıyla Gördes Barajı'nı inşa ettiklerini kaydetti.

Gördes Barajı'ndan yılda 59 milyon metreküp İzmir'e su vermek için ishale çalışmalarını başlattıklarını ifade eden Eroğlu, ''İzmir'i kurtaracak olan Gördes Barajı ve arkasından yapılacak barajlardır'' diye konuştu.

Eroğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesinin gerekli tesisleri kurduğunu, ama bu tesislerin henüz deneme safhasında olduğunu belirterek, ''İnşallah İzmir'de, önümüzdeki yıl bir problem olmadan bu su meselesi de kökünden çözülmüş olacak'' dedi.

İstanbul'da Su Problemi Yok

Bakan Eroğlu, İstanbul'da herhangi bir su problemi olmadığını, doluluk oranlarının ağustos-eylül-ekim aylarında yayın organlarında duyurulduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Buna gerek yok. Çünkü İstanbul'un etrafında barajlar var. Ömerli, Elmalı, Büyükçekmece, Sazlıdere, Istranca barajlarında yüzde 60 doluluk oranı mevcut. Büyük Melen Deresi'ni de İstanbul'a bağladık. 2007 yılında Melen suyunu İstanbul'a akıtmıştık, hatta Avrupa yakasına aktarmak maksadıyla Sarayburnu-Harem arasında Boğaz Geçiş Hattı da yapıldı. Dolayısıyla İstanbul'da su problemi olmayacak.

1995 yılında 50 yıllık su probleminin tamamen çözüldüğünü ve o tarihten itibaren İstanbul'da su kesintisi olmayacağını veya dönüşümlü su verilmeyeceğini, suların her daim akacağını ilan etmiştik. Sözümüze her zaman sadığız. Son iki yıl, Türkiye'de kurak geçen bir yıldı. Kuraklığa rağmen İstanbul'da su kesintisi yapmadık.''

Bursa'da Nilüfer Barajı'nı tamamlayarak, hizmeti açtıklarını, Kocaeli'nde Yuvacık Barajı'na takviye sağlamak amacıyla Sapanca Gölü'nde arıtma tesisine bağlantı hattı yaptıklarını anlatan Eroğlu, şunları kaydetti:

''Biz bütün şehirleri baştan sona kadar ele aldık. Türkiye'de hiçbir şehirde su problemi olmasını istemiyoruz. Bu maksatla hükümet ve bakanlık olarak, 81 vilayetimizle alakalı bir eylem planı hazırladık. 2008-2012 eylem planı...

Ama bu eylem planının gayesi şudur. 2040 yılına kadar şehirlerimizin içme suyu problemini çözmek ve yapılacak tesisleri, barajları yapmaktır. Eksikleri tamamlamaktır. Şu anda bir problem yok. 5 yıl sonra problem olacak şehirlerin de tesislerini şu anda yapıyoruz. Son yıllarda Kars'ın içme suyu problemini hallettik. Erzurum için muhteşem bir baraj Palandöken. Samsun için ishale hatlarını inşa ettik. Ankara için Kesik Köprü'den ishale hattıyla suyu verdik. Şanlıurfa'da Atatürk Barajı'ndan aldığımız suyu Şanlıurfalılar'ın hizmetine sunduk. Gaziantep ve Afyonkarahisar'da muhteşem bir baraj yaptık.

Bazı şehirlerde 2015 yılında su sıkıntısı olmasın diye 2023-2040 yılına kadar iki kademe halinde bunların da planlamasını yapıyoruz. Birinci hedef 2023 yılı. Yani 2023 yılına kadar hiçbir şehrimizde su sıkıntısı olmasın diye bir hedefimiz var. İkinci hedefimiz de 2040 yılı planlamamız. Dolayısıyla şu anda önümüzdeki yıl hiçbir şehirde problem olmayacak. Her türlü tedbir alınmıştır. İçme suyu açısından bir problem olmayacak.''