Haberler

Yıl 2024 2023 2022 2021 2020 2019 2018 2017 2016 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008


Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''Kazısız Teknolojiler Türkiye Zirvesi'nde

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Altyapı ve Kazısız Teknolojiler Derneği (AKATED) öncülüğünde İstanbul’da düzenlenen ''Kazısız Teknolojiler Türkiye Zirvesi''nin açılışında konuştu.


Prof. Dr. Veysel Eroğlu konuşmasında, altyapı konusuyla alakalı Van'da yaşanan depreme dikkati çekti. Altyapı sağlam olmadan, üstyapı inşa etmenin doğru olmadığını ifade eden Prof. Dr. Eroğlu, şunları söyledi:

''Kanalizasyon sisteminden, şebekesine kadar, haberleşme tesisinden, yoluna kadar her şey yapılıp, ondan sonra da üstyapı yapılırsa isabetli olur. Ülkemiz deprem bölgesinde yer alıyor. Yani ülkemizin neredeyse 2 bölü 3'ü yüksek şiddetli deprem riskine maruz. Nitekim Van'da büyük deprem oldu. Burada çürük zemine yapılan çürük binalar, 600'ün üzerinde kişinin hayatını kaybetmesine sebep oldu. Bu çok büyük bir acı. Dolayısıyla bizim, mühendisler olarak, artık meseleyi çok ciddi ele almamız lazım. Bir depremdeeğer altyapınız iflas ederse, deprem sonrası çalışmalar fevkalade aksar. Biz mesela İstanbul'da şebekeyi yeniledik. 1999'daki Marmara'yı etkileyen depremde sağlam altyapı yaptığımız yerde hiçbir hasar meydana gelmedi. Depremin hemen sonrasında da sistemi kontrol ettik ve bütün İstanbul'a su vermeye başladık. Depremde hayatlarını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum''

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, fedakar Japon yardım gönüllüsü Atsushi Miyazaki'nin hayatını kaybetmesinin üzüntüsü içerisinde olduğunu belirterek, bunu hem Japon Hükümetine hem de kendisinin ailesine ilettiklerini söyledi.


''Bakanlık Olarak Her Türlü Desteği Vermeye Hazırız''

Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Türkiye'de AKATED gibi bir derneğin kurulmasının çok isabetli bir karar olduğunu belirterek, ''Bakanlık olarak her türlü desteği vermeye hazırız'' dedi.

Kazısız teknolojilerle alakalı konferansın 2015 yılında İstanbul'da gerçekleştirileceğini duymaktan da son derece mutlu olduğunu dile getiren Prof. Dr. Eroğlu, Türkiye'nin, bilhassa da İstanbul'un, kongre merkezi olma yolunda çok mesafe katettiğini söyledi.

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, kazısız teknolojiler ile alakalı olarak konunun öneminin çok iyi vurgulanması gerektiğini ifade ederek, şöyle dedi:

''Kazısız teknolojiler o kadar önemli ki şehirdeki trafik problemi, kazıdan kaynaklanan bir takım gürültü problemleri gibi birçok problemi ortadan kaldıran, sessiz, sedasız, şehrin normal yaşayışını etkilemeden problemi çözen bir sistemdir. Biz de bunu geçmişte çok iyi bir şekilde kullandık. Bilhassa da kullanmaya mecbur kaldık. 1994 yılında Sayın Başbakanımız İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığını kazandığı zaman ben de o zaman Teknik Üniversitede Çevre Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanıydım. Başbakanımız beni o zaman İSKİ'nin başına davet etti. Doğrusu çok irkildim. Hakikaten 1994 Mayıs'ında, İSKİ'nin hali yürekler acısıydı. Para yoktu, altyapı yoktu, su yoktu, hatta 15 günde bir su verdiğimiz yerler vardı. Şebekenin yüzde 65'i kaçıyordu. Atık suların ancak yüzde 5'i toplanıyordu. Tabii başladık ve kısa sürede su problemini çözdük. 600 tane tesisi 8,5 yıllık genel müdürlüğüm döneminde açtık. Ama burada hakikaten kazısız teknolojilerden çok fazla istifade ettik. Bilhassa atık su tünellerinde kazı teknolojilerinin çok fazla faydasını gördük. Eminönü tarafındaki atık suları, Unkapanı'ndaki ana kollektöre bağlamak için kazı yapmamız gerekiyordu. Orada bir defa zemin çürük, tarihi eserler problemi var, kazı yapılması halinde yapıların kayma riski var, dolayısıyla düşündük taşındık, Türkiye'de ilk defa boru itme metoduyla biz orayı çok rahat bir biçimde sessiz sedasız, trafik problemi olmadan, tarihi eserlere zarar vermeden, yandaki yapıların kayma riski olmadan, bunu tamamladık.''


Altın Boynuz denilen Haliç'in eskiden kokusunun 2 kilometre öteden hissedildiğini ifade eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bunu çözmenin de hassas teknolojilerle mümkün olduğunu, Haliç'e atık su girmemesi için kuzey ve güney tarafından Kasımpaşa, Dolmabahçe ve Baltalimanı'na kadar olan noktaya atık su tünellerini sessiz sedasız inşa ettiklerini kaydetti.

Prof. Dr. Eroğlu, Haliç'deki atık su çalışmalarının açık bir şekilde yapılmasının mümkün olmadığını vurgulayarak, Haliç'te önceden hiçbir canlının yaşamadığını, şu anda ise 33 tür balığın bulunduğunu, burada bulanan 5 milyon metreküp çamurun kazı yapmadan bertaraf edildiğini anlattı.

Haliç'teki çamurları Alibeyköy'deki bir taş ocağına bastıklarını ifade eden Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, dolayısıyla Haliç'teki çamurun çöktüğünü, üstteki suyu da filtre etmek suretiyle geri verdiklerini, bunu İstanbul'daki kimsenin hissetmeyeceği bir şekilde, koku ve trafik problemi olmadan halletiklerini, taş ocağını da doldurarak spor merkezi yaptıklarını belirtti.

Prof. Dr. Veysel Eroğlu, kazısız teknolojilerin daha sık bir şekilde kullanılması gerektiğine işaret ederek, Tuzla ve Sarıyer'deki tünelleri mikro tüneller kullanarak, yine bu teknolojiyle yaptıklarını söyledi.


Bu teknolojinin çok da ucuz olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Eroğlu, şunları kaydetti:

''Trafikteki problemler gibi maddi kayıpları, insanlara verdiği rahatsızlığı dikkate alırsanız, kazısız teknolojiler, daima daha ucuz ve daha uygundur. Mavi Tünel'de bu teknoloji kullanılıyor. 17 bin 34 metre uzunluğunda dev bir tüneli inşa ediyoruz. Şu anda 1005 metre kaldı. Yani 2012 sonunda bitecekti, bu yıl sonunda bitiriyoruz. Böylece, Konya Ovası'na 414 milyon metreküp suyu akıtacağız. Bu da tamamen sessiz, sedasız, kimseyi rahatsız etmeden yapılan bir işlem. Şu anda Türkiye'nin en büyük kalkınma projelerinden birisi olan GAP'ta çok büyük tüneller var. Bir tanesi de Suruç'ta 95 bin hektarlık alanı sulayacak olan bir tünel var. 17 bin 185 metre uzunluğunda. Sessiz sedasız bir şekilde '12 Aralık 2012'de saat 12.12'de bitirin' diye arkadaşlara talimat verdik. Zamanla yarışıyoruz, çünkü kaybedecek vaktimiz yok. Kazısız teknolojileri geliştirmenin çok büyük faydası var. Eskiden tünel açma maliyeti çok fazla olduğu için bazı hidroelektrik santraller fizibil olmuyordu. Ama şimdi tünel açma teknolojileri ileartık bizim yenilebilir enerji dediğimiz, potansiyeli daha büyük miktarda kullanmak mümkün. Tünelleri açan makineler oldukça pahalı. Çapları alırken, çok fazla küçük almamak lazım. Yani bir metre yerine 1,5 metre almak lazım. Sizlerin (mühendislerin) mutlaka standart çap almaları lazım ki tünel açma makineleri kullanılabilsin. Aksi takdirde, çöplük haline getirirsiniz. Tünel açan bütün kurumların bunu yapması lazım.''

Tünel açma makineleri kullanacak operatörleri yetiştirmenin önemine işaret eden Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bu konuda Bakanlığın ve İŞKUR'un her türlü desteğe hazır olduğunu ifade etti.

Prof. Dr. Veysel Eroğlu, yedek parçaların, Türkiye'de üretilmesi konusunda gayret gösterilmesi gerektiğini vurgulayarak, Türkiye'de işletme bakımına çok fazla dikkat edilmediğini, kurumların mutlaka açılan tünellerin bakımını ve durumunu kontrol etmeleri gerektiğini söyledi.

İSKİ'de bulunan arkadaşlarına da, Unkapanı ile Eminönü arasındaki boru itme metodu ile olan tünelin incelenmesini istediğini belirten Prof. Dr. Eroğlu, Maltepe'den Kadıköy'e, Kemerburgaz'dan, Sarıyer'den Baltalimanı'na gelen tünellerinin incelenmesinde fayda olduğunu ifade etti.


''Kazısız Teknoloji Şart''

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, kazısız teknolojileri kullanmanın ve yaygınlaştırmanın şart olduğunu kaydederek, AKATED'i de atmış oldukları bu adımdan dolayı tebrik ettiğini, Bakanlık olarak da bu önemli hususta her türlü desteği vermeyi istediklerini söyledi.

İstanbul'un artık dünya kongre merkezi olmaya aday olduğunu dile getiren Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bu yılın ''Dünya Ormancılık'' yılı olarak ilan edildiğini, Mart ayında da New York'da kendilerinin katıldığı ''Dünya Ormancılık Zirvesi ve Formu''nun gerçekleştiğini, 2013 yılında düzenlenecek zirvenin de İstanbul'da yapılmasının oy birliği ile kararlaştırıldığını anlattı.

21.11.2011

 


Haber Listesine / Geriye Dön