Haberler

Yıl 2024 2023 2022 2021 2020 2019 2018 2017 2016 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008


TümHaber Haber Sitesi "Meteorolojide Tahminler Nasıl Yapılıyor" Başlıklı Bir Röportaj Yayınladı

Meteorolojide tahminler nasıl yapılıyor?

Kaynak:Tüm Haber - Röportaj: Osman KAPLAN - Fatih TÜRKÖLMEZ

”Meteorolojide

Meteoroloji Genel Müdürlüğü Tahminler Dairesi Müdür'ü Ahmet Uçar, hava tahminine dair tüm detayları Tümhaber'e anlattı.

Hava durumu, pek çoğumuzun gündelik hayatını, hatta yaptığımız planları bile değiştirecek bir etkiye sahip. Havanın sıcak mı, soğuk mu, yağışlı mı, güneşli mi olacağını önceden bilmek istiyoruz. Peki medyada da düzenli olarak yer bulan ve daha çok ilgi çekmesi açısından sansasyonel başlıklarla sunulan hava tahmin raporları nasıl hazırlanıyor? Konuyla ilgili en yetkili ağızdan bilgi alabilmek için, Meteoroloji Genel Müdürlüğü Tahminler Dairesi Başkanlığı Şube Müdür'ü Sayın Ahmet Uçar'ı makamında ziyaret ettik...

Ahmet Uçar kimdir?

Meteoroloji Genel Müdürlüğü Tahminler Dairesi Başkanlığı Şube Müdürü olarak 33 yıldır hizmet vermekteyim. 1979 Tahminler Dairesi Genel Başkanlığı’nda göreve başladım. Bu birimin her kademesinde görev aldım.

”Meteorolojide

Hava tahmini için hangi metotlar kullanılıyor?

Tahmin yapmak önce gözlemlerle başlar, bunun çeşitli yöntemleri vardır. Yer gözlemleri ve yüksek atmosfer gözlemleri olarak sınıflandırabiliriz.

Yer gözlemlerinde havanın sıcaklığı, nemi, rüzgar durumu, rüzgarın yönü, basınç durumu, bulutlanma yer sıcaklığı ve yerin durumu ile ilgili her türlü meteorolojik parametre ölçülür. Bu bilgiler sistemlerimiz tarafından toplanır ve değerlendirilir. Değerlendirme neticesinde meteorolojik haritalar oluşturulur.

Bu haritalar analiz edilerek alçak basınç merkezleri, yüksek basınç merkezleri, izobarlar, konturlar ve cepheler analiz edilir. Bu analizler sayesinde daha detaylı haritalar oluşturulur.

Bu bahsettiklerimiz yer gözlem araçlarıyla yaptığımız ölçümler sonucu ulaştığımız verilerdir. Bir de yüksek atmosfer dediğimiz ölçümler vardır.

Türkiye'de 8, dünyada ise 1000’in üzerindeki noktada uygulanan bu yöntemle, yerden havalanan bir balon vasıtasıyla bir verici gökyüzüne bırakılır. Yaklaşık 30-35 km yükseklikte stratosfer tabakasında bu balon patlar ve bağlı olduğu verici paraşüt yardımıyla tekrar yeryüzüne düşer.

Vericinin kaydettiği bilgiler sayesinde atmosfer tabakalarındaki nem, sıcaklık ve rüzgar durumları değerlendirilir.

Bu değerlendirmeler bizlere baz aldığımız 500 mb basınç yüksekliğindeki nem durumu, sıcaklık durumu ve rüzgar durumunu verir. Bu veriler hava tahminin olmazsa olmazlarıdır.

”Meteorolojide

Hedef 3 Yıl İçinde 15 Radar

Yukarıda saydığımız işlemler haricinde atmosfer meteorolojik radarlar vasıtasıyla taranır. Bu radarlar sayesinde nerde ne yağış var, nerede hangi bulut olayları yaşanıyor çok rahat tespit etme şansı elde ediyoruz.

Bu radarlar Türkiye'de Adana, Antalya, Muğla, İzmir, Balıkesir, İstanbul, Zonguldak, Samsun, Trabzon ve Ankara'da olmak üzere 10 adet bulunmaktadır. Doğu ve Güney Doğu bölgelerimizde ise yer şekillerinin olumsuzluğundan dolayı şu an kurulamamıştır. Ancak hedefimiz 3 yıl içinde bu radar sayımızı 15 e yükselterek, radar ağımızı genişletmek. Bu gelişmiş radar sistemleri sayesinde ülkemizdeki 4 - 5 saat önceki olayları yani daha kısa zamanlı olayları tahmin etmek, anlık tahminlerdeki oranı yükseltmek gayreti içindeyiz.

Tabi bunlar haricinde bir de uydu sistemlerinden yararlanıyoruz. Bunlar alçak seviyeli ve yüksek seviyeli uydular olmak üzere ikiye ayrılıyor. 36 bin kilometrede olan uydumuz da var 2 bin kilometre mesafede olan uydularımızda. Türkiye'nin kurucu üyesi olduğu Avrupa Uydu Ajansı (METEOSAT) sayesinde hem ülkemizi, hem Avrupa’yı hem de Kuzey Yarım Kürenin tamamının uydu bilgilerini almaktayız.

İnfrared, yani ışın yöntemi ve fotoğraflama yöntemi şeklinde gözlemler yapılmaktadır. Bu yöntemle hem bulutların yapısı ve yönleri hem de yağış oranları saptanabilmektedir.

Türkiye Genelinde 750 Merkez

Özellikle teknolojinin gelişimiyle birlikte yurdumuzun nerdeyse her noktasında bulunan ve sayıları 750’yi bulan gözlem merkezi bulunmaktadır. Bu merkezlerde yapılan ''manuel'' dediğimiz gözlem teknikleri merkezimizde toplanmakta ve yüksek çözünürlükte olan bilgisayarlarımız vasıtasıyla harita üzerine aktarılmaktadır. Bu birimlerin gelen bilgilerin değerlendirilmesi sonucu nerede yağış olacaktır, nerede fırtına olacaktır gibi soruların analiz edilmesi mümkün olmuştur.

”Meteorolojide

Tahminlerimizin Yüzde 90'ı Doğru Çıkıyor

Günlük, haftalık ve daha uzun süreli hava tahminlerinde başarı oranı ne kadar?

Atmosfer durağan bir yapıya sahip değildir. Baktığımız zaman bir yerdeki en küçük bir hareketin atmosferdeki etkisi çok büyük olabiliyor. Bir kelebeğin kanat çırpışındaki akımın dalga dalga büyümesi gibi düşünülebilir. Bu dalgalar ileriki periyotlarda çok büyük hava olaylarına sebep verebiliyor. İşte atmosferin bu değişik yapısı yüzünden ülkemizde günde 4 defa ''model'' dediğimiz tekniğimizi uyguluyoruz.

00:00-06:00-12:00-18:00 saatlerinde yaptığımız ölçümler sonucunda olasılığı ve ortalaması en makul olan tahminleri kullanırız. Sabah, öğlen ve akşam tahminleri başta olmak üzere 7 günlük tahminler yapıyoruz. Ancak bu 7 günün sadece 5 gününü internet sitemizde paylaşıyoruz. Bunun nedeni halkımıza gerçekleşme ihtimali daha yüksek olan tahminleri bildirmek istememiz.

2012 verilerine göre günlük tahminlerimizim %90'ı tutarlılık gösterirken, 48 saatlik tahminlerimizin oranı %89, 72 saatlik tahminlerimizin oranı %87, 96 saatlik tahminlerimizin oranı ise %85 seviyelerine gerilediği görülüyor.

Ancak 4 günlük tahminlerden sonra ciddi bir düşüş yaşandığı görülebiliyor. Bu %85 seviyesindeki tahminler %70-%75 seviyelerine gerileyebiliyor. Halkımızı yanıltmamak adına biz 5 günlük tahminleri daha doğru buluyoruz.

”Meteorolojide

Bir Bulut Bile Etki Ediyor

Yağış ve yağış miktarlarındaki tahminlerimizdeki başarı oranı yüksek iken, sıcaklık tahminlerimizde bu oranlar %80-%85 seviyelerinde kalabiliyor. Uluslararası kabul gören değerler sonucu tahmini değerden 2 derecelik sapmaları doğru olarak kabul ediyoruz. Ancak güneşin önüne geçen bir bulut parçası bile sıcaklığı etkiliyor. 5 günlük tahminlerimizde 5. gün sonunda sıcaklık tahminimiz %70 civarında olabiliyor.

1970'lerden günümüze ortalamalar %83 civarındayken özellikle teknolojinin gelişmesiyle 2012'den itibaren %90 seviyelerine ulaşmış bulunmaktadır. Bizim amacımız bu seviyeyi düşürmeden %95 ve daha ileri oranlara taşıyabilmektir.

Avrupa İle Aynı Teknolojiyi Kullanıyoruz

Dünya ile Türkiye'deki meteorolojik çalışmalar kıyaslanırsa bütçesel, teknolojik veya çalışma olanakları açısından arada bir fark var mı?

Biz Avrupa'nın gelişmiş ülkeleriyle aynı teknolojiyi, ekipmanları ve verileri kullanıyoruz. Avrupa'nın önde gelen ülkeleriyle birlikte yine Türkiye'nin kurucularından olduğu Avrupa Orta Vadeli Hava Tahminleri Merkezi'nin (ECMWF) bir üyesiyiz.

Karşılaştırma yapılmasına pek taraftar değiliz, çünkü her coğrafi bölgenin özellikler farklılık gösterebiliyor.

”Meteorolojide

Yunanistan'dan Daha İyiyiz

Özellikle belirtmek istiyorum, daha önceden deniz tahminleri oranında Yunanistan'dan geri kaldığımız söylentileri çıkmaktaydı. Artık son yıllara baktığımızda bu efsanenin de yıkıldığını görmekteyiz. Elimizdeki teknoloji ve veriler sayesinde dalga tahminlerimiz, fırtına tahminlerimiz sayesinde -ve şu anda objektif olarak değerlendirenlerde hak verecektir-, bulunduğumuz coğrafyanın en iyisi konumundayız.

Küresel ısınmaya gelirsek... Meteoroloji’nin elinde bu konuyla ilgili veri var mı?

Kurumumuz bünyesinde bulunan iklim değişimi departmanı sayesinde bu konuyu yakından takip ediyoruz. Nedir bu küresel ısınma derseniz; atmosferdeki sera gazlarının artmasıyla oluşan sıcaklık farklarına diyoruz. Özellikle son yıllardaki teknolojide yaşanan gelişmeler hızlandı. İnsan nüfusu giderek artıyor. Son yüzyıla baktığımızda bu yüzyıldaki en fazla sıcaklık ölçümlerinin son on yılda gerçekleştiği görülmektedir. Tabi bunlar dünya genelinde yapılan bilimsel çalışmalar sonucu elimizdeki verilerdir.

Dünya meteoroloji örgütünün yaptığı araştırmalar sonucu 2010-2012 yılları arası normal ortalamanın 1 derece üstünde olduğu gözlemlenmiştir. 1 derecelik artış ilk bakışta çok önemli gözükmeyebilir. Ancak uzun yıllar devam edecek böyle bir artış Dünya üzerinde çok değişik etkiler gösterebilir.

Mesela 2 derecelik bir artış sonucu iklimlerin kaybolması, daha şiddetli hava olaylarının oluşumunu mümkün kılar.

Sıcaklığın artması sonucu buharlaşma da artacağı için son yıllarda görüldüğü üzere fırtınalar, kasırgalar yaşanıyor. Biz de bunları ülkemizde görmeye başladık.

”Meteorolojide

Amerika Kyoto Protokolüne Uymadı

Küresel ısınmanın baş aktörleri olarak sanayisi gelişmiş ülkeler öne çıkıyor.

1997 de imzalanan Kyoto Protokolü ile karbon salınımının önüne geçilmek istenmişti. Anlaşmaya göre ülkeler atmosfere bıraktıkları sera gazları oranında ödemeler yapacaklar ve bu gaz salınımlarını azaltmaya yönelik çalışmalar başlatacaklardı. Ancak anlaşmaya imza atan ABD ve Kanada bile bu anlaşmaya uymamıştır.

Ara mevsimler ortadan kalkıyor mu?

Atmosferde belli dönemlerde oluşan etmenler sonucu bazı mevsimlerin sıcaklık olarak değiştiği görülüyor ancak ortalamalara baktığımız zaman bu sıcaklık değişimlerinin 1-1.5 dereceyi geçmiyor. Şu anda çok büyük bir sapma görmüyoruz.

Kurumumuz bünyesinde 1930 yılından itibaren yapılan ölçümlerin istatistiki verilerine baktığımız zaman, önceki yıllarda daha fazla ölçülen sıcaklık dereceleri göze çarpmaktadır. Bazı yıllarda çok olağanüstü durumlar oluşabilmektedir. Örnek olarak geçen sene Ankara 'da sıcaklık 41 derece ölçülmüştür ancak ortalamanın 1 derece üstündedir.

Kısacası bu iklim kaybı düşüncesi bize göre gereksiz bir yaklaşımdır.

”Meteorolojide

Medya Sansasyonel Haberleri Seviyor

Medyada zaman zaman 'yüzyılın en sıcak yazı' veya ‘son 10 yılın en soğuk kışı geliyor’ başlığıyla haberlere yer alıyor. Bu haberlerin bilimsel bir dayanağı var mı?

Ülkemizde 1930’lu yıllardan beri başlayan veri tutma işlemleri göz önünde alınarak bu ''Son yüz yılın sıcaklığı, soğukluğu'' haberleri yapılıyor. Dünyada 19. yüzyılın son çeyreğinden beri tutulan veriler var. Bin yıllık veriler olsa belki de bin yılın soğuğu sıcağı diyecekler.

İşin gerçeği ise basınımız ve halkımız sansasyonel haberlere daha çok rağbet ediyor. ''Bize hava durumunu verin doğru olmasına gerek yok, ilgi çeksin reyting yapsın gerisi önemli değil'' diyen medya organlarımız dahi var. Açıkçası bu haberler ''Abartma Hastalığının'' sonuçlarıdır.

Bu sadece bizim ülkemizin sorunu değil Avrupa'da dahi işleri bu hale getirenler var.

Günlük Ortalama 1,5 Milyon Ziyaretçi

Meteorolojinin resmi site takip oranı nedir?

İnternet sitemizde her türlü bilgiyi bulabilirsiniz. Yukarıda da bahsettiğim gibi oranların tutarlılığı nedeniyle sadece 5 günlük tahminlerde bulunuyoruz. Bu halkımızı yanıltmamak adına alınmış bir karardır.

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da başlayan yoğun kar yağışı sonrasında sitemize 5 milyon kullanıcının giriş yaptığı gördük. Günlük olarak ise, 1,5 milyon kişi sitemizi ziyaret ediyor. Şunu söyleyebilirim ki devlet kurumları arasında en fazla ziyaret edilen internet sitesi bizim sitemizdir.

18.01.2013


Haber Listesine / Geriye Dön