Ana Sayfa › e-Kütüphane › Meteoroloji Sözlüğü
A | B | C | Ç | D | E | F | G | H | I | İ | J | K | L | M | N | O | Ö | P | R | S | Ş | T | U | Ü | V | Y | Z
d., (d) [k]
D DEĞERİ (D-VALUE) [i]
D TABAKASI (D-LAYER) [i]
DAĞ ARASI YÜKSEK (INTERMOUNTAIN HIGH) [i]
DAĞ BAROMETRESİ (MOUNTAIN BAROMETER) [i]
DAĞ DALGASI (MOUNTAIN WAVE) [i]
DAĞ HASTALIĞI (MOUNTAIN SICKNESS) [i]
DAĞ İKLİMİ (MOUNTAIN CLIMATE) [i]
DAĞ MELTEMİ (MOUNTAIN BREEZE) [i]
DAĞ METEOROLOJİSİ (MOUNTAIN METEOROLOGY) [i]
DAĞ RÜZGAR SİSTEMİ (MOUNTAIN WIND SYSTEM) [i]
DAĞILMA (SCATTERING) [i]
DAĞILMA İZİ (DISSIPATION TRAIL (DISTRAIL)) [i]
DAĞINIK GÖKYÜZÜ RADYASYONU (DIFFUSE SKY RADIATION) [i]
DAĞINIK YANSIMA (DIFFUSE REFLECTION) [i]
DAĞ-PLATO RÜZGAR SİSTEMİ (MOUNTAIN-PLAIN WIND SYSTEM) [i]
DALGA (WAVE) [i]
DALGA BOYU (WAVE LENGHT) [i]
DALGA SİKLON (WAVE CYCLONE) [i]
DALGA YANSISI (BACKSCATTER) [f]
DALGALI BULUTLAR (BILLOW CLOUDS) [i]
DALTON YASASI (DALTON'S LAW) [i]
DAMLA SONDAJ (DROPSONDE) [i]
DAMLAMAK (DRIP) [i]
DEĞİŞİM (VARIATION) [i]
DEĞİŞİM HATTI (SHEAR LINE) [i]
DEĞİŞİM KARARSIZLIĞI (SHEARING INSTABILITY) [i]
DEĞİŞKEN (UNSETTLED) [s]
DEĞİŞKEN TAVAN (VARIABLE CEILING) [i]
DEĞİŞKENLER (VARIABLES) [i]
DEĞİŞKENLİK (VARIABILITY) [i]
DENİZ (SEA) [i]
DENİZ BAROMETRESİ (MARINE BAROMETER) [i]
DENİZ BUZU (SEA ICE) [i]
DENİZ ENVERZİYONU (MARINE INVERSION) [i]
DENİZ GÖKKUŞAĞI (MARINE RAINBOW) [i]
DENİZ İKLİMİ (MARINE CLIMATE) [i]
DENİZ KARIŞIKLIĞI (SEA DISTURBANCE) [i]
DENİZ MELTEMİ (SEA BREEZE) [i]
DENİZ MELTEMİ CEPHESİ (SEA BREEZE FRONT) [i]
DENİZ MELTEMİ KONVERJANS ZONU (SEA BREEZE CONVERGENCE ZONE) [i]
DENİZ METEOROLOJİSİ (MARINE METEOROLOGY) [i]
DENİZ MİLİ (NAUTICAL MILE) [i]
DENİZ MİLİ (SEA MILE) [i]
DENİZ SERPİNTİSİ (SEA SPRAY) [i]
DENİZ SEVİYESİ (SEA LEVEL) [i]
DENİZ SEVİYESİ BASINCI (SEA LEVEL PRESSURE) [i]
DENİZ SİSİ (SEA FOG) [i]
DENİZ ŞAFAĞI (NAUTICAL TWILIGHT) [i]
DENİZ YÜZEY SICAKLIĞI (SEA SURFACE TEMPERATURE (SST)) [i]
DENİZSEL HAVA KÜTLESİ (MARITIME AIR MASS) [i]
DENSUS (DENSUS) [s]
DEPREM (EARTHQUAKE) [i]
DERECE (DEGREE) [i]
DERECE GÜN (DEGREE DAY) [i]
DEREKO (DERECHO) [i]
DERİN ÇUKUR RÜZGARI (RAVINE WIND) [i]
DERİNLEŞME (DEEPENING) [i]
DIŞA AKIŞ (OUTFLOW) [i]
DİABLO RÜZGARLARI (DIABLO WINDS) [i]
DİKELEN BULUT (STANDING CLOUD) [i]
DİKEY ANEMESKOP (VERTICAL ANEMOSCOPE) [i]
DİKEY ANEMOMETRE (VERTICAL ANEMOMETER) [i]
DİKEY GÖRÜŞ UZAKLIĞI (VERTICAL VISIBILITY) [i]
DİKEY RÜZGAR PROFİLİ (VERTICAL WIND PROFILE) [i]
DİKEY SICAKLIK PROFİLİ (VERTICAL TEMPERATURE PROFILE) [i]
DİN (DYNE) [i]
DİNAMİK (DYNAMICS) [i]
DİNAMİK KLİMATOLOJİ (DYNAMIC CLIMATOLOGY) [i]
DİNAMİK METEOROLOJİ (DYNAMIC METEOROLOGY) [i]
DİNAMİK SOĞUMA (DYNAMIC COOLING) [i]
DİNAMİK TAHMİN (DYNAMICAL FORECAST) [i]
DİVERJANS (DIVERGENCE) [i]
DİYABATİK (DIABATIC) [i]
DOBSON SPEKTROFOTOMETRESİ (DOBSON SPECTROPHOTOMETER) [i]
DOĞAL KARARLILIK (NEUTRAL STABILITY) [i]
DOĞRULAMA (VERIFICATION) [i]
DOĞRULAMA DEĞERİ (VERIFICATION SCORE) [i]
DOĞRUSAL RÜZGARLAR (STRAIGHT-LINE WINDS) [i]
DOĞULU DALGA (EASTERLY WAVE) [i]
DOĞULULAR (EASTERLIES) [i]
DOĞURMA (CALVING) [i]
DOKTOR (DOCTOR) [i]
DOKUNMA İLE İLETİM (CONDUCTION) [i]
DOLMA (FILLING) [i]
DOLU (HAIL) [i]
DOLU AŞAMASI (HAIL STAGE) [i]
DOLU FIRTINASI (HAILSTORM) [i]
DOLU TANESİ (HAILSTONE) [i]
DOLU TANESİ (HAILSTONE) [i]
Şekli ne olursa olsun, büyüklüğü bir bezelye tanesinden greyfurda kadar değişen dolu tanesi. Bir dolu tanesinin oluşumu, dolu tanesi çekirdeğinin cumuliform ( özellikle Cb.) tipi bulut içinde gelişmesiyle başlar ve şöyle devam eder: Bulutun alt seviyelerinde bulunan yağmur damlacığı bulut içerisindeki kuvvetli dikey-yukarı hareketlere katılır ve donma seviyesine ulaşınca hem donar hem de dış yüzeyi kar veya buzla kaplanır. Tekrar aşağı seviyelere iner ve dış yüzeyi bu sefer yağmur damlacıklarıyla kaplanır, dikey faaliyetlerle yeniden yukarı çıkar tekrar donar ve bu işlem, dolu tanesinin ağırlığının bulut hareketlerine uymayacak büyüklüğe gelmesine kadar devam eder ve dolu tanesi bulutu terk ederek yere ulaşır. Dolu tanesinin sahip olduğu buz katmanlarının sayısı tanenin bulut içinde kaç tur attığının göstergesidir. Ayrıca, aşırı derecede soğumuş su damlalarının donması sırasında içerisinde hava kabarcıkları kaldığından dolu tanesinin rengi donuktur. Dolu tanesi bulut ile yer arasında yol alırken soğan şeklini alır. Bazen de bu şekli görmek mümkün olmaz çünkü bulut aktiviteleri çok kuvvetliyse düşen dolu tanesi buz parçalarına benzer.
DOLULU GÜN (HAIL, DAY OF) [i]
DON DERECELERİ (DEGREES OF FROST) [i]
DON DUMANI (FROST SMOKE) [i]
DON HATTI (FROST LINE) [i]
DON ISIRMASI (FROSTBITE) [i]
DON KABARMASI/ŞİŞKİNLİĞİ (FROST HEAVING) [i]
DON TABAKA (PERMAFROST) [i]
DON/AYAZ (FROST) [i]
DONAN CİSENTİ (FREEZING DRIZZLE) [i]
DONAN SİS (FREEZING FOG) [i]
DONAN YAĞIŞ (FREEZING PRECIPITATION) [i]
DONAN YAĞMUR (FREEZING RAIN) [i]
DONLU GÜN (FROST DAY) [i]
DONMA (FREEZE) [i]
DONMA SEVİYESİ/NOKTASI (FREEZING LEVEL/POINT) [i]
DONMUŞ KAR (SNOW GRAINS) [i]
DONMUŞ YAĞIŞ (FROZEN PRECIPITATION) [i]
DOPPLER RADARI (DOPPLER RADAR) [i]
DOVE YASASI (DOVE'S LAW) [i]
DOYMA NOKTASI (SATURATION POINT) [i]
DOYMUŞ (SATURATE) [s]
DOYMUŞ ADYABATİK LAPSE-RATE (SATURATED-ADIABATIC LAPSE RATE) [i]
DOYMUŞ BUHAR BASINCI (SATURATION VAPOR PRESSURE) [i]
DOYMUŞ TOPRAK (SATURATED SOIL) [i]
DOZİMETRE (DOSIMETER) [i]
DÖKÜNTÜ (FALLOUT) [i]
DÖNEM (SPELL) [i]
DÖNEN ATEŞ (FIREWHIRL) [i]
DÖNEN FIRTINA (REVOLVING STORM) [i]
DÖNEN RÜZGAR (WHIRLWIND) [i]
DÖNÜŞ HÜCRELERİ (CIRCULATION CELLS) [i]
DRENAJ ALANI (DRAINAGE AREA) [i]
DRENAJ RÜZGARI (DRAINAGE WIND) [i]
DROSOMETRE (DROSOMETER) [i]
DUF (DUFF) [i]
DUMAN (SMOKE) [i]
DUMAN ÇÖKÜŞÜ (FUMIGATION) [i]
DUMANLA KAPLAMA (SMUDGING) [i]
DUMAN-SİS (SMOG) [i]
DURAĞAN CEPHE (STATIONARY FRONT) [i]
DURAĞAN DALGA (STANDING WAVE) [i]
DURAĞAN SİKLON (STATIONARY CYCLONE) [i]
DURGUN ALAN (STAGNATION AREA) [i]
DUVAR BULUT (WALL CLOUD) [i]
DÜNYA (EARTH) [i]
DÜNYA METEOROLOJİ TEŞKİLATI ((WMO) - WORLD METEOROLOGICAL ORGANIZATION) [i]
DÜŞÜŞ (FALL) [i]
DÜŞÜŞ (LAPSE) [i]
DÜŞÜŞ LİMİTİ/TROPOPOZ (LAPSE LIMIT) [i]
DÜZ (FLAT) [s]
DÜZLEŞTİRME (SMOOTHING) [i]