Haberler

Yıl 2024 2023 2022 2021 2020 2019 2018 2017 2016 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008


Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında Danimarka’nın başkenti Kopenhag’daki İklim Zirvesini ve Türkiye’nin AB Çevre Faslı’nı değerlendirdi.


İklim Zirvesi'nde, üzerinde uzlaşılan mutabakat metni hakkında bilgi veren Bakan Eroğlu, Türkiye'nin zirvede, ''Kyoto Protokolü'nde gelişmiş ülkelerin bulunduğu Ek-B listesinde yer almak istemediğini ifade ettiğini'' söyledi. ''Türk heyetinin, kapasite geliştirme, adaptasyon, teknoloji transferi, ağaçlandırma ve ormancılık alanındaki mali fonlardan yararlanmak istediğini belirttiğini'' anlatan Eroğlu, Kyoto Protokolü sonrası iklim rejiminin finansmanı için yükümlülük bulunmadığının da vurgulandığını kaydetti.

Kopenhag Mutabakatı'nın daha çok ''uzlaşı'' ve ''yol haritası'' niteliği taşıdığını anlatan Eroğlu, bu çerçevede düşük karbonlu ekonomiye geçiş sürecine yönelik çalışmaların başlatılmasının kararlaştırıldığını anlattı. Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinde çevre faslının 21 Aralık 2009 tarihinde resmen açıldığını hatırlatan Bakan Eroğlu, faslın açılmasıyla halkın hayat standartlarının iyileştirilmesi yönünde önemli adımlar atılacağını söyledi.


Eroğlu, ''Bu adımları AB istediği için değil halkımızın hayat standartlarını yükseltmek için yapıyoruz. Bu süreçte Türkiye'nin su, atık yönetimi, hava, endüstriyel kirlilik ve doğa koruma alanlarında toplam 58 milyar 615 milyon avroluk yatırıma ihtiyacı var'' diye konuştu.

Bakan Eroğlu, bir gazetecinin, ''AB ile müzakerenin en kritik noktası geçiş süreleri. Bu konuda hedeflerinizi belirlediniz mi? Hangi alanlarda AB'den ne kadarlık geçiş süreci talep edeceksiniz? Kopenhag zirvesi çerçevesinde de istenen emisyon hacimleriyle alakalı hedeflerin belirlenmesiyle ilgili çalışmalar yapılıyor mu?'' sorusu üzerine şunları söyledi:

''Bizim normalde 2023-2030 yıllarına kadar tam uyum sağlayacağımızı ifade ettik ama bazı konularda tabii daha da öne çekeceğiz. Emniyetli olması düşüncesiyle 2023 yılı birinci hedef. İkinci hedef de bazı maddelerde 2030 yılına kadar. Diğer ülkelerde de bakarsanız, Bulgaristan, Romanya da benzer tarihler aldılar. Biz de onlara uygun şekilde tarih alacağız. Bizim hatta katı atık, içme suyunda çok daha önce işi tamamlayacağımızı düşünüyorum. Kyoto ile alakalı biz daha önce BM'ye bir rapor sunmuştuk. O raporda artıştan yüzde 11'lik azaltım teklif ettik. Ancak bu konuda iklim değişikliği koordinasyon kurulu, DPT, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, diğer bakanlıklar birlikte çalışma yapıyoruz. Bu konuda 2040 yılına kadar emisyonlarımız ne olacak, ne gibi tedbirler alınacak? Bu konularda bir ön çalışma yapıldı ve yüzde 11'i de rahatlıkla karşılayacağımız ortaya çıktı. AB'ye de sunduk. Şu anda daha detaylı bir çalışma yılbaşından sonra yapacağız. Bakanlık birimleri ve diğer ilgili kurumlara yükler vereceğiz ve çalışmalar yoğunlaşacak çünkü Meksika'ya daha hazırlıklı gitmek istiyoruz.''


Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu, 2B arazileri ile alakalı olarak yöneltilen bir soruya karşılık da 2B arazilerinin ayrı bir konu olduğunu ve 2B arazilerinin 49 yıllığına verileceğinin söylenmediğini belirtti. Özellikle orman köylülerinden, köy tüzel kişiliklerinden başlamak üzere o bölgedeki bozuk orman alanlarının veya hazineye ait ağaçlandırmaya uygun alanların 49 yıl süreyle tamamen geliri kendisine ait olmak üzere köy tüzel kişiliklerine verileceğini, bu konuda gerekli bütün masraflarında bakanlık tarafından hibe olarak karşılanacağını ifade etti. Eroğlu, köy tüzel kişiliğinin o alanı ağaçlandırmak istememesi durumunda, sıraya göre diğer kurum, kuruluş ve şahıslarında da başvurabileceğini, onlara hibe değil düşük faizli kredi verildiğini belirtti. Bakan Eroğlu, ''Bizim arzumuz boş alanlar ağaçlanmış olur. Ağaçlandırma için faydalı. Çünkü şu anda biz cevizin yüzde 60, bademin yüzde 40'ını dışarıdan ithal ediyoruz. Bu sebeple önemli bunun adı özel ağaçlandırma'' diye konuştu.


Bakan Eroğlu Ilısu Barajının yapımıyla alakalı bir soru üzerine kredinin eksik olan kısmının 3 bankadan bulunduğunu belirterek şu anda hazine ile görüşmelerin devam ettiğini söyledi.

Türkiye'nin bu baraja ihtiyacı olduğunu vurgulayan Eroğlu, barajın ülkenin refah seviyesinin artırılmasına katkıda bulunacağını ifade etti. Ilısu köyünün yeniden inşa edildiğini kaydeden Bakan Eroğlu, köye bahçeli villa şeklinde evler yapıldığını bunun içinde para ayrıldığını ve Hasankeyfin bir cazibe merkezi haline getirileceğini belirtti.

30.12.2009

Bakan Eroğlu'nun Toplantıda Yaptığı Sunum

 


Haber Listesine / Geriye Dön